30 Ekim 2013 Çarşamba

Gurur duymak...



Atatürk sevgisi insanın içine büyürken yerleşir. 
O kadar ki; onu düşündüğünüzde ailenizin hiç göremediğiniz büyüğü olduğunu hissedersiniz, yokluğunu düşündüğünüzde burnunuzun direği sızlar, ziyaretine gittiğinizde göz yaşlarınız sicim gibi akar. O kadar çok özlersiniz ki, fotoğraflarına baktıkça keşke dersiniz, keşke onu bir kez görmüş olsam.

Garip bir tanışıklık hissi vardır içinizde...
Garip bir bağ…
Büyük de bir sevgi…

Yaptıkları için şükrettikçe, yapamadıklarınız değiştiremedikleriniz, bakış açısını geliştiremedikleriniz içinize oturur, canınızı acıtır.

Kim ne derse desin; isteyen benimsesin, işine gelmeyen beğenmesin. İsteyen kılıf bulsun yaptıklarına… Ben dün bir kere daha gördüm, bir kere daha kabardı gururum. Cadde'de akın akın toplanan insanları gördükçe mutlu oldum, çocuklarının kolunda zorlukla yürürken 10.Yıl Marşı’nı söyleyen teyzeyi görünce hissettiklerimi anlatacak kelimeyi bulamadım henüz. Kucaklarında minicik bebekleriyle caddeye akın eden anne-babaları görünce içim huzur buldu.




Bitmedik! Tükenmedik biz!
“Cumuriyeti bizler kurduk, sizler yaşatacaksınız!”diyen Atam,
gözün arkada kalmasın…



28 Ekim 2013 Pazartesi

Kısa günün kârı! :)

Alışverişe devaaaaaaam!

Bugünün yarım gün olmasını fırsat bilip işten çıktık. Önce mis gibi havada, ballı kaymaklı harika bi kahvaltı ettik. Kahvaltı diyince tek geçilecek bir yer var bildiğim: Ortaköy kafe kahvaltı.
Şirin mi şirin bir aile işletmesi. Burası başlı başına bir konu olmayı hak ediyor, o yüzden geniş geniş daha sonra yazacağım :) 

 Sohbet, kahvaltı, güzel hava derken öğlen de vapur keyfi yaparak karşıya geçtim. Kadıköy'de yürürken (yer yön karmaşası yaşayan biri oluşuma şükrederek) önüme çıkan ucuzluk mağazasına bi girsem dedim. Şık şıkıdım şeyler almaya bayılıyorum ama hem ucuz hem beğendiğim şeyler karşıma çıktığında aklımda kalmadan her şeyi alabilmenin verdiği mutluluk bambaşka. Ben bu yüzden pazar alışverişlerine de bayılırımmmm :))))

Bugün de öyle oldu ve bu güzellikler benim oldu! 
Madem fiyatlardan dem vurduk, fiyatları da afişe edelim o zaman :)

Bu güzel ve pembe Paşabahçe bardakların karşıma çıkmasına çok sevindim, aradığım bir şeydi ve 3'lü halini dün Paşabahçe'de baktığım tane fiyatından daha ucuza aldım.
3'lü paket 4.5 TL


Siyah-beyaz yemek takımlarıyla kullanabileceğim bi tuzluk takımı
3.5 TL


Seramik limonluk 3.5 TL


Yine siyah takımlar için zeytinlik 3.5 TL


Bu şirin kaselerin ikilisi 3.5 TL


Markafoni'den sipariş verdiğim ama elime kırık ulaştığı için yine bi hüsran yaşadığım 
yağlık-sirkelik ve yine daha ucuza :) 12.5 TL


Bu renkli çay bardaklarını da kapış kapış alan insanlar sayesinde fark ettim ve ben de 2 tane kaptım
6'lı paket 3.5 TL

Resimler biraz karanlık; çünkü yazmak için sabahı bekleyemedim :)
Her şey mutlu mutfaklar için! ;)

25 Ekim 2013 Cuma

lOve is vintage home!


Vintage nasıl bir aşktır, nasıl bir huzur…
Bayılıyorum bu tonlara :) Bana hissettirdiği çok güzel duygular var.
 Eminim birçok insan böyle düşünüyordur. 
Dingin, sakin 

Yaşayacağım evin bir kısmında bu hava mutlaka olmalı diyorum hep.
 Ama nerede, ne şekilde kısmı sanırım biraz karşıma çıkan objelerle şekillenecek. Çünkü ne nasıl olmalı konusunda çok kararsızım  ve her şeyi beğeniyorum. Karışık olmasından da korktuğum için her şeye saldırmamaya çalışıyorum J

Amaaaa bugün Altıncı Cadde'de karşıma çıkan bu minik mutluluk objelerine ve yumoş battaniyeye karşı koyamadım, attım sepetime. Üstelik “yarısı bizden” kampanyasıyla gayet de uygun fiyatlara benim oldular :)

Bu post vintage tutkunlarına armağan olsun, 
benim de olsun derseniz geç kalmadan tık tık 






24 Ekim 2013 Perşembe

Renkli mutfak


  Sanırım bir evin en çok özenilen yeri mutfak. Öyle çok yemek yapma meraklısı olduğumdan falan değil; mutfak eşyası almanın ve bitmek tükenmek bilmeyen alışverişin en renkli parçalarının mutfak için yapılmış olması.

Tabak olayımız Luminarc macerasıyla bitmedi tabii. Annecim bana “günlük” sınıflamasına ait daha renkli, daha bi cicili bicili tabaklar aldı. Ben de bir zamanlar bu sınıflamayı benimsemiş biri olarak Altıncı Cadde’de görür görmez, uygun fiyatın da etkisiyle fotoğraftaki siyah&beyaz takımı aldım.

Renk cümbüşünü, karmaşıklığı çok sevmem ben. Mesela mutfak için kafamdaki tonlar, dışardaki eşyalar için (küçük ev aletleri, bahartalıklar, kepçe kaşık vs.) siyah ve mat gümüş; canlı renk olarak da tek bi renk şeker pembesi :)

Şıpsevdi bir kimlik olarak şimdiki kararlarım böyle :) 

Paşabahçe

Paşabahçe



Keremika (Altıncı Cadde)
fiyatı da 69,90 TL


10 Ekim 2013 Perşembe

Kabak tadı veren tabak meselesi!



 Sanırım mutfak kısmının en çok zorlandığım tarafı tabak çanak meselesi.

Önce her tipik gelin adayı gibi şu da olsun, bu da, o da moduna girdim. 
Günlük tabak takımı, misafir tabak takımı, günlük çatal bıçak, misafir için çatal bıçak, kahvaltı için pembe olsun, kırmızı da bi takımım var ama ona da kırmızı almam gerek falan darken kaybolup gittim.


Dur dedim dur sakin :) 

Annemle bir Bernardo gezimiz sırasında (gezi diyorum çünkü benim için orası çooook değerli parçalarla dolu, dikkatli hareket edilmesi gereken bir müze gibi) şu iki takıma ba-yıl-dım! Benim için öncelikli kriter sade ve köşeli olmasıydı. Fiyatları biraz uçuk bulsam da üç aşağı 5 yukarı hepsi aynı aralıktaydı ve karar verdim.

Gel gelelim tüm bilir kişiler bu şık ötesi tabakların benim için pek kullanışlı olmayacağını söyledi, kaldı ki özellikle Orkun’un yanında tamamen sakar olduğum düşünülürse bu tabaklar beni çok üzebilirdi ve tabak meselesi ertelendi (tabii sadece görünürde) çünkü kafama tabak sorunsalı kodlanmış olduğu için gittiğimiz kafeden tutun da misafir ziyaretlerine kadar her bulduğu tabağı kaldırıp markasına bakan bir tip haline geldim. Görenler vaktimin daraldığını düşünmüş olabilir. Bu sırada Orkuncum tabaklara o kadar para verekten yana diil, benim bu kadar aceleci davranmamdan memnun diil, sonunda beni tuttu kaybolduğum yerden çıkardı.

Gerçekten ne gerek vardı ki 30 takım tabak çanak almaya, kendimize değil de misafirlere alacağım ve kendime alacaklarımdan çok daha sayılı zamanda kullanacağım takıma küçük çaplı servet harcamaya. Üstelik yemek takımıyla takım kahve fincanlarım, angarya gibi gelen çorba tencerem, gıcık olduğum takım tuzluklarım, vitrinde duran sütlüğüm de olmayacaktı! Ne güzel :) Düz bir şeyler bakalım dedik. Hep kullanacağımız… Reklamlardaki gibi en güzel gün ikimizin birlikte olduğu günler olacak, birlikte yediğimiz her yemek en özel olacaktı ;P Bi Bülent Ersoy da bize yemeğe gelmeyeceğine göre abartmaya gerek yoktu:)

Karar verildi düz beyaz tabak!

Bir blogda okumuştum evdeki beyaz tabak, dolaptaki beyaz tişört gibidir, her şeyle uyar, farklı farklı kullanılır diye. Ortaköy’de bir kafede gördüğüm beyaz tabaklara vurulunca bize Eminönü yolları göründü. Gittim baktım, yok, içime sinmedi. Gezerken tesadüfen Biev’e girdik. Bir de baktım hayallerimdeki tabaklar sıra sıra yere dizilmiş! Annem de bayıldı. Bu çok kullanışlı tabaklar mikrodalgaya bile girebiliyormuş, pür dikkat adamı dinlerken adam tabaklardan birini aldı ve güm diye yere attı! Aaaaaa kırılmıyorlarmış meğer! Tamam dedik işte bunlar tam benlik. Orkun da çok sevecek :))) hemen alıyoruz. Ama tabii ki bu kadar kolay olmadı. Tane tane satıldığı için sadece 5 tane servis tabağı kalmıştı. Hayal kırıklığıyla çıktık. Hemen kendimi internete attım ve buldum onlardan :) keşke dedim kalanları alsaydım. Ertesi gün yalvar yakar hatta kavga kıyamet sevgilimi Eminönü’ne gitmeye ikna ettim ki gittiğimizde dükkan kapanmıştı. Yan dükkanlardan numaralar mı almadık, numaralar mı vermedik sonuç olarak ertesi gün annecim gitti yeniden ve kalanlar bizim oldu :) Bizim arkamızdan çukurların da satıldığını üzülerek belirtmeliyim :( Şimdi sıra eksik parçaları tamamlamaktaydı. Bulduğum birkaç siteyi not aldım. O sırada da kredi kartımı bankamatik kaptı :( mecburen Orkun'un kartına başvurdum :) Siparişi verdim ki ertesi gün gelen telefon; stoklarda yokmuuuuuş!


Allah’ım nedir bu tabaklardan çektiğim… Neyseki kredi kartımı yeniden çıkarttım ve başka bir siteye yeniden sipariş verdim. Sevgilinin kredi kartı taksit taksit geri ödenirken yeni sipariş benim karttan taksit taksit çekilmeye başladı bile. Bugün kargoyu bekliyorum. Nolur gelsin!

Tabii bunca tersliğe rağmen tabaklar tam içime sindi
Dayanıklı oluşları ayrıca hoşuma gitti
Diğer takımlardan çok daha uyguna denk geldi vs. vs.

Akşam sürprizi :)




Acı bir edit, bilgilendirme vs. :(

Tabak takımım tamamlandı diye minik sevinç spazmları yaşarken çok güvendiğim hepsiburada beni çok üzdü. Çukur servisleri, daha garanti bir site olduğunu düşündüğümden oradan sipariş vermiştim. Hiç bilmediğim 1ev1mutfak sitesinden gelen tabaklarım harika kargolanmış, sapasağlam elime ulaşmışken, hepsiburada; kırılmama özelliği olan tabakları bile kırmayı becerek şekilde berbat bir paketleme yapmış ve muhtemelen kargo şirketi de gereken hassasiyeti göstermeyerek tabakların bana şu şekilde ulaşmasına neden oldu :(



Ve sitede şu an bu tabaklardan başka yok :(

9 Ekim 2013 Çarşamba

Bir şeyler oluyor :)



Bu işlerin bu kadar zevkli, heyecanlı ve zor olduğunu bilmezdim, 
hayatıma “O” girmeden önce…

Nerden başlasam nasıl anlatsam bilemiyorum. Hem biraz geç kaldım hem de yazıp yazmamak arasında kararsızdım. Ama sanırım yazmak istiyorum. 

Konu: Evlilik hazırlıkları, bir şeyler bir şeyler :) 


Aslında çok özel bir konu bu, o yüzden yazmaya biraz çekinmiyor değilim ama bu konudaki blogları okumak, sizin gibi düşünen, aynı koşturmacaları yaşayan, ortak bir heyecanı paylaşan, birbirine yardımcı olan insanlar olduğunu görünce aralarına katılmak istedim... Hem de yazmak, saklamak ilerde bakıp bakıp tekrar mutlu olmak :)

Okudukça gördüm ki böyle bir topluluk var, bloggerları genelde anneler ve moda tutkunları sanarken bir de baktım evlilik hazırlığında olanların da birbirlerinden beslenen harika blogları varmış. Sonuçta detaycı, meraklı, kararsız, alışveriş sever, çeyiz kelimesini hiç sevmez ama yerine bir kelime bulamamış bir başak olarak blogumda bu kısımların da olmasına karar verdim.

Evlilik zamanı!




Şu dönem aynen bu moddayım


Aslında önümde uzun bir zaman var ama;
1- Zaman çok çabuk geçiyor
2- Detaycı ve mükemmelliyetçiyseniz zaman kavramı sizin için herkesinkinden farklı oluyor :)

Hem zor hem zevkli :)

Listeler
Yapılacaklar
Beğenilenler
Alınacaklar
Vs vs vs.

Bu yazının mottosu:
Bol bol paylaşalım, güzel bir hayat kuralım :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...